Genel

Yeni Yol Partisinden ABD'nin İran'a yönelik hava saldırısına tepki

- Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan: - 'Bu savaş, İran ile küresel medeniyet arasında bir savaş değil, özgürlük ve adalet mücadelesine karşı bir saldırıdır. Bu kirli planları görüyor ve lanetliyoruz' - Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu: - 'ABD'nin uluslararası hukuka aykırı, en temel uluslararası normları çiğneyen saldırısını kınıyorum' - DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan: - 'İsrail'in bir süredir devam ettirdiği, daha sonra Amerika Birleşik Devletleri'nin de katıldığı bu saldırılar uluslararası hukukun tamamen ihlalidir'

ANKARA (AA) - Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, ABD'nin İran'daki nükleer tesislere yönelik hava saldırısına ilişkin, 'Bu savaş, İran ile küresel medeniyet arasında bir savaş değil, özgürlük ve adalet mücadelesine karşı bir saldırıdır. Bu kirli planları görüyor ve lanetliyoruz.' dedi.

DEVA, Gelecek ve Saadet partilerinin kurduğu Yeni Yol Partisi, madde bağımlılığıyla mücadelede farkındalık yaratmak ve somut öneriler sunmak üzere 'Uyuşturucu ile Mücadele Zirvesi ve Çalıştayı' düzenledi.

Bir otelde düzenlenen çalıştayda konuşan Arıkan, sözlerine ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarına tepki göstererek başladı.

Saldırıları, 'küresel bir planın parçası' olarak nitelendiren Arıkan, 'Bu, özgür iradeleri susturmayı, masumların sesini kısmayı ve coğrafyamızı teslim almayı amaçlayan bir plandır.' ifadelerini kullandı.

Dünyanın yeni bir döneme girdiğine işaret eden Arıkan, 'Amerika'nın savaşa dahil olması, Siyonist İsrail için elzem bir durumdur. Bu savaş, İran ile küresel medeniyet arasında bir savaş değil, özgürlük ve adalet mücadelesine karşı bir saldırıdır. Bu kirli planları görüyor ve lanetliyoruz.' diye konuştu.

Türkiye'de bağımlılık sorunun giderek arttığına dikkati çeken Arıkan, uyuşturucu ve bağımlılık türlerinde Türkiye'nin Avrupa ortalamasının çok üzerinde olduğunu savundu.

Türkiye'nin, Afganistan, İran, Rusya, Pakistan gibi ülkelerden gelen uyuşturucuların hem yayıldığı hem de Avrupa'ya transfer edildiği bir güzergah haline geldiğini ileri süren Arıkan, uyuşturucuyla mücadelede devletin daha etkin rol alması gerektiğini söyledi.

Arıkan, her ilde AMATEM ve ÇEMATEM Rehabilitasyon Merkezleri açılması gerektiğini belirterek, 'Rehabilitasyon sürecinde ailelerin aktif katılımı sağlanmalı, bağımlı bireylerin topluma kazandırılması için sosyal uyum programları ve istihdam imkanları oluşturulmalı. Bağımlılıkla mücadele için özel bir kurum derhal kurulmalı. Bu zehir tacirlerine bedeli ne olursa olsun geçit verilmemeli.' dedi.

- 'Uyuşturucu çeteleri kamu düzenini tehdit ediyor'

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da ABD'nin İran'a yönelik saldırısına tepki gösterdi.

'ABD'nin uluslararası hukuka aykırı, en temel uluslararası normları çiğneyen saldırısını kınıyorum.' diyen Davutoğlu, saldırının zamanlamasına dikkati çekti.

Davutoğlu, saldırıyla Trump'ın İslam dünyasına 'Siz 1,5 milyar olabilirsiniz, ben 10 milyon İsrail'i hepinize tercih ederim.' mesajı verdiğini dile getirdi.

Türkiye'de kamu düzenini tehdit eden en önemli unsurlardan birinin uyuşturucu baronları olduğunu vurgulayan Davutoğlu, Türkiye'nin uyuşturucuda artık transit ülke değil, pazar ülke hale geldiğini savundu.

- 'Uyuşturucu ocak söndüren derin bir yara'

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da ABD'nin İran'a yönelik saldırısına ilişkin 'İsrail'in bir süredir devam ettirdiği, daha sonra Amerika Birleşik Devletleri'nin de katıldığı bu saldırılar uluslararası hukukun tamamen ihlalidir.' dedi.

Nükleer sorunların nihai çözümünün masada ve diplomasiyle olacağına işaret eden Babacan, 'Eğer mesele kitle imha silahıysa, mesele nükleer silahsa, o zaman uluslararası toplumun, özellikle bölgedekilerin İsrail'in bu silahlardan arındırılmasıyla ilgili bir çaba göstermesi gerekiyor. Yoksa adalet nerede? Hukuk nerede? Benim var ama senin silahın olamaz diyor. Böyle bir şey kabul edilebilir bir şey değil. Ve hep beraber, başta bölge ülkeleri olmak üzere buna karşı çıkmalıyız.' ifadelerini kullandı.

Babacan, uyuşturucunun sinsi bir afet gibi yayıldığını, her gün daha fazla aileyi yakan, ocak söndüren derin bir yaraya dönüştüğünü, bağımlılığın sadece bireyleri ve aileleri değil, mahalleleri, şehirleri ve bütün toplumu tehdit ettiğini söyledi.

Uyuşturucuyla mücadelenin sadece düzenlenen operasyonlarla çözülemeyeceğini, uzun soluklu bir devlet politikası gerektiğini vurgulayan Babacan, şunları kaydetti:

'Devletin görevi asıl o bataklığı kurutmaktır. Devlet, uyuşturucu ticareti ve uyuşturucu kullanım için elverişli hale gelen zemini kurutmak zorundadır. Çünkü mesele sadece suçlu ile mücadele değil, bağımlılığın kök nedenleriyle mücadele edilmelidir. Bu bağımlılığı oluşturulan sosyal ve ekonomik koşulların ortadan kaldırmanın mücadelesidir. Aileyi korumak, gençliği eğitmek, sosyal destek vermek, önleyici politikalar geliştirmek bu işin olmazsa olmazı.'

Yeni Yol Partisi, hafta boyu TBMM'de 24 maddelik kanun teklifi ve 103 soru önergesi ile 3 araştırma önergesi vererek, bağımlılıkla mücadeleyi gündemde tutmaya devam edeceğini açıkladı.