İSTANBUL (AA) - GÖKÇE KARAKÖSE - Oyuncu Aras Bulut İynemli'nin lisedeki edebiyat öğretmeni Ülkü Anadol, öğrencisinin başarısına hiç şaşırmadığını belirterek, 'Aslında her öğretmen biraz kahindir. Aras'la ilgili o kehanetim, birçok ödül aldı ama en büyük ödülünü henüz almadı diye düşünüyorum. Senaryosunu kendi yazdığı bir filmle en büyük ödülünü alacak diye hissediyorum.' dedi.
Anadolu Ajansının (AA) 'Zirvedeki İsimlerin Emektar Öğretmenleri' başlıklı dosyasının on beşinci haberinde, oyuncu Aras Bulut İynemli'nin lisedeki edebiyat öğretmeni Ülkü Anadol'a yer verildi.
Beşiktaş Anadolu Lisesi'nden 2009 yılında mezun olan ve birçok başarıya imza atan oyuncu Aras Bulut İynemli'nin öğretmeni Ülkü Anadol, meslekte 25 yılını devirdi.
İynemli gibi birçok öğrencinin hayatına dokunan Anadol, öğrencisini AA muhabirine anlattı.
Öğrencilik hayatında münazara ve tiyatro kulüplerinden bilgi yarışmalarına, bilim ve teknoloji etkinliklerine kadar birçok yerde aktif olan İynemli'nin elde ettiği başarılarının kendilerini hiç şaşırtmadığını söyleyen Anadol, 'Okul ikincisi olarak mezun oldu ve iyi bir üniversiteyi kazandı. Hemen sonrasında dizisinin çok başarılı olması inanın hiç sürpriz olmadı bizim için, son derece mutlu olduk, gurur duyduk. Okulumuz, İstanbul'un ilk 10 lisesinden biri. Dolayısıyla sınıf arkadaşları da, dönem arkadaşları da çok başarılı öğrencilerdi ve her alanda birbirlerini parlatarak devam ettiler.' ifadelerini kullandı.
İynemli'nin lise arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle hiç kopmadığını anlatan Anadol, şöyle devam etti:
'Aras bize sonsuz bir gurur yaşatıyor. Mutlaka bütün projeleri çok değerliydi ama öğretmenleri için özellikle de benim için tabii ki Atamızı canlandırdığı proje çok değerliydi. O projenin öncesinde hazırlık aşamasındayken bana yazmıştı. 'Hazırlanıyorum ve çok heyecanlıyım.' diye söylemişti. Ben de desteklediğimi ve en iyisini yapacağını bildiğimi söylemiştim ve yine yanıltmadı yine. İlk dakikasından son dakikasına kadar gözyaşlarıyla izlediğim bir projeydi, beni çok mutlu etti. Çok vefalı bir öğrenci, mutlaka arar, sorar. Biz de onu olabildiğince her alanda desteklemeye çalışıyoruz.'
- 'İyi ki öğretmen olmuşum'
Aras Bulut İynemli'yle ilgili, hala aklına geldikçe tebessüm etmesine neden olan bir anısını da Anadol, 'Bir gün sınıfa girdim, zannediyorum 11'inci sınıftalardı. Kısa bir hikaye yazdırmak istediğimi söyledim. Amaç hikayenin sonunda gülümsememizdi. İçinde mizahi unsurlar olan hikayeler yazılacaktı ve bizi tebessüm ettirecek hikayeler olmalıydı. Aras önce biraz sanki yazmıyormuş gibi yaptı, sonra baktım tamamlamış. 'Bakabilir miyim?' dedim. Aslında atölye çalışmasındaki bütün hikayeler sınıfta okunuyor. 'Evet, özellikle sizin önce okumanızı istiyorum.' dedi. Aldım, hikayeyi okudum. Hikayenin içerisinde inanılmaz yaratıcı unsurlar vardı, mizah vardı. Her cümlesinde gülümsemem arttı benim. En sonda şöyle bir ifade vardı, 'Ve herkes anladı ki büyük kahkahalar küçük sürprizlerden doğar, tıpkı öğretmenimizin gülümsemesi gibi.' Bunu okuyunca benim yüzümdeki gülümseme tüm gün devam etti. Hala hatırlıyorum, onu çok seviyorum.' diyerek paylaştı.
Anadol, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
'Aslında her öğretmen biraz kahindir. Aras'la ilgili o kehanetim, birçok ödül aldı ama en büyük ödülünü henüz almadı diye düşünüyorum. Senaryosunu kendi yazdığı bir filmle en büyük ödülünü alacak diye hissediyorum. Her öğretmen öğrencinin içerisindeki hazineyi keşfetmeye çalışıyor, tabii ki hepsi oyuncu olmak zorunda değil. Hepsi matematikle ilgilenmek zorunda değil. Bir başka öğrenci futbolla ilgileniyor olabilir onu da beden eğitimi öğretmeni mutlaka görecektir, keşfedecektir. Ya da belki hiçbir özel ilgi alanı yoktur ama okullarındaki sosyal kulüplerle mutlaka öğretmenler ufak ufak onlara işleyerek içlerinde nereye doğru yönlenmeleri gerektiğini göstereceklerdir.'
Her zaman 'İyi ki öğretmen olmuşum.' dediğini aktaran Anadol, 'Aslında her gün bir mucizeye kalkıyoruz. Okul kapısından içeri girdiğimizde çok büyük bir mucize bizi bekliyor. Girdiğim her sınıfta farklı bir öğrenci, o gün beni şaşırtabiliyor. Farklı farklı sebeplerle gülümsüyorum, bazen üzülüyorum ama mutlaka gün sonunda yakaladığım birkaç mucize oluyor. O yüzden hem mesleğimi, hem öğrencilerimi çok seviyorum. Hazırlık sınıfında ya da dokuzuncu sınıfta tanımaya başladığım öğrencinin on ikinci sınıfta mezuniyetine katılmak benim için çok büyülü. Onların o gelişmelerine, olgunlaşmalarına, büyümelerine şahitlik etmek çok özel.' ifadelerini kullandı.