ANKARA (AA) - İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, 10. Yargı Paketi'ne ilişkin, 'Bir dönem boyu TBMM'de yapılması mümkün olabilecek işleri bir bayram tatili öncesine sıkıştırmış olmaları hali, Meclis'in mehabetine yakışmayacak bir yaklaşım biçimidir.' ifadesini kullandı.
Dervişoğlu, beraberindeki partililerle Siyaset Araştırma Merkezi'nin (SİYASAM) 'Yaza Merhaba Etkinliği'ne katıldı.
SİYASAM'ı gezen ve etkinlikte vatandaşlarla bir araya gelen Dervişoğlu, ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Müsavat Dervişoğlu, kamuoyunda '10. Yargı Paketi' olarak bilinen Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'yle ilgili soru üzerine, 'TBMM, iktidar partisinin Meclis'e devamsızlığı sebebiyle çalışma günlerinde defalarca çalışmaya kapatıldı. Bir dönem boyu TBMM'de yapılması mümkün olabilecek işleri bir bayram tatili öncesine sıkıştırmış olmaları hali, Meclis'in mehabetine yakışmayacak bir yaklaşım biçimidir. Bu yasalar, TBMM tarafından hazırlanan yasalar değil.' değerlendirmesinde bulundu.
İktidarın sonbaharda bir infaz yasası hazırlığı içerisinde olduğu yönünde görüşünü aktaran Dervişoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
'Bu yasal düzenlemeleri, halkın eğilimlerini ölçtükten sonra yapacaklarını ifade ediyorlar. Türkiye'ye laboratuvar görevi yüklemiş olduklarına delalet ediyor. Bu, milletin ihtiyacına karşılık değil, iktidarın beklentisine cevap verecek bir stratejiyle hazırlandığı gerçeğiyle buluşturuyor bizi. İktidar partisi kanun teklifini hızlıca yürürlüğe sokacak gibi görünüyor.'
- 'Bir siyasal eleştiridir benim yaptığım'
Dervişoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, bir medya kuruluşuna verdiği röportajda sarf ettiği sözlerle ilgili sosyal medya hesabından yaptığı eleştirilerin sorulması üzerine, şunları kaydetti:
'Ben bir haber üzerine o açıklamayı yaptım, sonra haberi kaldırdıklarını duydum. Haberi yapanlar mı kaldırdı, başkaları mı kaldırttı bilmiyorum. Orada yazanlarla ilgili Sayın Özgür Özel'in de bir açıklama yapması, oradaki konularla ilgili görüşlerini kamuoyuyla paylaşması gerekiyor. Yerel özerklik, vatandaşlık tanımı, anadilde eğitim üzerinden birtakım beyanlarda bulunurken herkesin kimi, neyi nasıl temsil ettiğini düşünerek görüş sarf etmesi lazım. Bir siyasal eleştiridir benim yaptığım.'