İSTANBUL (AA) - İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hilal Denizoğlu Külli, yaşlılıkta görülen düşmelerin ciddi yaralanmalara yol açabileceğini belirterek, düzenli egzersizin riskleri azaltmada önemli rol oynadığını belirtti.
Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Külli, 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü dolayısıyla değerlendirmelerde bulundu.
Düşmelerin tek bir sebepten değil, bir araya gelen biyolojik, çevresel ve davranışsal etkenlerden kaynaklandığını belirten Külli, kas gücü ve denge azalması, görme-işitme sorunları, çoklu ilaç kullanımı (özellikle tansiyon ve uyku ilaçları), yürüme alışkanlıklarındaki değişiklikler, nörolojik-bilişsel etkilenmeler ve kırılganlık tablosunun riski artırdığını vurguladı.
Külli, evde gevşek halılar, yetersiz aydınlatma, tutunma barlarının olmaması gibi düzenlenebilir faktörler de tabloya eklenince düşme olasılığının yükseldiğini belirtti.
Yaşlı bireylerde düşmelerin yalnızca o anki yaralanmayla sınırlı kalmadığını, gelecekte yeni düşmelerin habercisi olabileceğini ifade eden Külli, bu nedenle profesyonel değerlendirme ve önleyici programların önem taşıdığını vurguladı.
Külli, fizyoterapistlerin kişiye özel kuvvet-denge-koordinasyon odaklı egzersiz programlarıyla riski azaltılabileceğini belirterek buna eşlik eden ev içi güvenlik düzenlemeleri ve uygun ayakkabı seçiminin de etkiyi artıracağına dikkati çekti.
'Düşmenin kemiklerin zayıflaması sonucu mu ortaya çıktığı yoksa düşmenin mi kırığa neden olduğu' yönündeki tartışmaya da değinen Külli, her iki durumun da geçerli olduğunu belirterek, kemiğin kalitesinin düşük olması halinde basit bir düşmenin bile kalça, el bileği ya da omurga kırığına yol açabileceğini aktardı.
Düşmenin, kırığı başlatan dış olay olduğunu aktaran Kulli, şu değerlendirmede bulundu:
'Kemik kalitesi (osteoporoz/osteopeni) ise aynı düşmenin kırığa dönüşme olasılığını belirgin şekilde artırır. Yani düşük şiddetli bir düşme, sağlam kemikte çoğu kez küçük sıyrıkla atlatılırken, kırılgan kemikte kalça-el bileği-omurga kırıkları görülebilir. Bu nedenle koruma stratejileri çift yönlü olmalıdır. Düşmeyi önlemek için fizyoterapist eşliğinde zorluk seviyesi kademeli artırılan kas-denge-yürüme eğitimleri, ev güvenliği, uygun ayakkabı, yardımcı cihazlar, görme-işitme kontrolleri yapılırken, diğer yandan kemiği güçlendirmek için düzenli yüklenmeli-dirençli egzersiz, yeterli beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerine gidilmelidir. Sizi temin edebilirim ki 'Bu yaştan sonra olmaz kuvvetlenemem' diye düşünen her yaşlı, doğru egzersiz programıyla güçlenmiş ve daha iyi fonksiyonel seviyeye ulaşmıştır.'
- Düzenli egzersiz, kas ve kemik bankası işlevi görüyor
Düşmeleri önlemenin tek bir yaşa bağlı değil, yaşam boyu süren bir hazırlık süreci gibi değerlendirilmesi gerektiğini belirten Külli, 'Genç ve orta yaşlarda edinilen düzenli egzersiz alışkanlıkları, ilerleyen yıllarda adeta bir 'kas ve kemik bankası' gibi çalışarak kişiyi korur. Yürüyüş, direnç egzersizleri ve denge çalışmaları hem diyabet ve kalp-damar hastalıkları riskini azaltır hem de ileride düşmeye karşı güçlü bir zemin hazırlar.' ifadelerini kullandı.
- Risk faktörleri mutlaka değerlendirilmeli
Özellikle 65 yaş ve sonrasında bireylerin, fizyoterapistler tarafından kas gücü, denge, yürüme, esneklik, bilişsel işlevler ve ev ortamındaki riskler açısından değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Denizoğlu Külli, bu dönemde basit görünen ev kazalarının bile ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtti.
Günlük yaşamı taklit eden oturup kalkma, çömelme, farklı zeminlerde yürüme ve yerden kalkma egzersizlerinin önemine dikkati çeken Külli, şunları kaydetti:
'Gerekirse 'tai chi' veya temel yöresel danslarımız gibi dengeye odaklı aktiviteler yaşam içine dahil edilebilir. Ayrıca görme ve işitme kontrolleri, kullanılan ilaçların gözden geçirilmesi, doğru ayakkabı seçimi ve evde banyo veya merdivenlerde tutunma barlarının yerleştirilmesi gibi küçük dokunuşlar büyük fark yaratır. Özellikle kırılganlık riski taşıyan yaşlı bireylerde egzersizden kaçınmak yerine, güvenli şekilde kademeli artırılan direnç ve aerobik programlarla kas kaybını durdurmak ve dayanıklılığı artırmak mümkündür. Bilimsel veriler gösteriyor ki yaşlı yetişkinler de kuvvetlenmeye gençler kadar olumlu yanıt verebilir. Kısacası düşmeleri önlemek için önlemler, erken yaşlardan başlar ama 65 yaş sonrasında fizyoterapist ile kapsamlı ve çok boyutlu bir planlama şarttır.'