Saklı cennet dediğimizde sanırım aklınıza birçok yer gelecektir. Çünkü ülkenin dört bir yanında “saklı cennet” olarak anılan pek çok doğa harikası yer bulunur. Kiminizin aklına Mersin Kesecik Kanyonu, kiminizin aklına Muğla’daki Kelebekler Vadisi, kiminizin aklına Konya’daki Kelebek Bahçesi, patenti olmadığı için sıfat olarak kullanılan birçok yer gelecektir saklı cennet denildiğinde.

Ama öyle zannediyorum ki kimsenin aklına bir çoğumuzun ismini bile bilmediği, nerede olduğunu bilmediği Bitlis’in Tatvan ilçesi gelmeyecektir. Tatvan saklı bir cennet.

Yine öyle zannediyorum ki bir sokak röportajında vatandaşlara “Tatvan nedir abi” diye sorulsa azımsanmayacak bir kesim “Tatvan da nedir lan!” diye şaşkınlıklarını izhar edeceklerdir. “Ayakkabı markası mı” diye cevaplandıranlar da olacaktır.

Asfaltında omlet pişirilen, asfaltı eriyip ağlayan sıcak memleketimizden Van Gölü’nün kenarına Tatvan’a attık kendimizi. Tatvan’a ayak basar basmaz çalışan doğal bir klimanın varlığını hissediyorsunuz hemen. Bu nedenle de Tatvan’da klima ve vantilatör satılmaz. Her zaman etrafındaki dağlardan esen nesim, hafif esinti Van Gölünü yaladıktan sonra yüzünüze vurur. Mevsim değişikliğini hemen hissedersiniz.

Yine bir vesileyle, yine Van Gölü’nün kenarına kurulmuş buram buram tarih kokan, Tatvan’ın yanı başındaki tarihin sessiz tanığı Bitlis’in Ahlat ilçesini de ziyaret ettik. Ahlat’ta, ayak basar basmaz kendinizi zaman tünelinde bulduğunuz, sizi tarihin derinliklerine çeken Selçuklu Mezarlığı olduğunu bilen kaç kişiyiz? Ya sahabeden Muaz b. Cebel’in oğlu Abdurrahman’ın türbesinin orada olduğunu, Ahlat’ın fethinde şehid olduğu bilen kaç kişiyiz? Sanırım siz de benim gibi yeni öğrendiniz. Tarih açısından kıymetli bu bilgiyi de notlarınız arasına alın.

Ancak, Tatvan sınırların içinde bulunan Türkiye’nin en büyük doğal miras Nemrut Krater gölünü biliyorsunuz. Çok meşhur çünkü. Her zaman yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı.

Şayet yolunuz buraya krater gölüne düşerse gölün çevresinde konuşlanmış ayılara karşı uyanık olmanız için şimdiden uyarıyorum. Bu ayılar her ne kadar gölü ziyaret edenlerin verdikleri yiyecekler ile biraz uysallaşmış olsalar da neticede ayıdırlar ve sağları solları belli olmaz. “Dikkat! Ayı var!” levhasını kafanızda kodlayınız.

Olur da yolunuz Tatvan’a düşer de canınız kahvaltı kültürünün zenginliğiyle ön plana çıkan meşhur Van Kahvaltısı’nın zenginliğini denemek isterseniz adresiniz Edremit’teki denize nazır ve sıfır metre Sütçü Kafe olsun, diye bir not da düşmüş olalım.

Netice itibarıyla “Türkiye’nin 10 saklı cenneti” diye bir liste oluşturursanız Tatvan’ı 11’inci olarak eklemenizde sakınca yoktur. Tatvan, doğal güzellikleri, serin havası, Ahlat, Adilcevaz ve Akdamar gibi tarihî komşuları ve eşsiz coğrafyasıyla "saklı cennet" tanımını fazlasıyla hak ediyor.
Tatvan, Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde yoksa Seyahatname için bir eksiklik addedilebilir.