TRABZON (AA) - Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, 'Yakında Şam'da, Türkiye-Suriye Dostluk Üniversitesinin kurulacağını ve bu kurulma anlaşmasının önümüzdeki günlerde imzalanacağını buradan bütün kamuoyuna duyurmak isterim.' dedi.

​​​​​​​Özvar, Karadeniz Teknik Üniversitesi'nin (KTÜ) 2025-2026 akademik yıl açılışı dolayısıyla KTÜ Prof. Dr. Osman Turan Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen programda, 'İnsanlık Sınavı: Gazze' konulu ders verdi.

Gazze'de 2 yıldır devam eden ve giderek ağırlaşan saldırıların herkesi derinden yaraladığını belirten Özvar, 'İsrail'in sivil halka yönelttiği vahşet artık katliam boyutunu çoktan aşmış ve açık bir soykırıma dönüşmüştür. On binlerce masum insan yaşamını yitirmiş, yüz binlercesi yaralanmış ya da sakat kalmış, şehirlerin altyapısı, okulları, hastaneleri, ibadethaneleri ve yardım kuruluşları tamamen tahrip edilmiştir.' diye konuştu.

İsrail, Greta Thunberg dahil alıkonan 171 aktivisti daha sınır dışı etti
İsrail, Greta Thunberg dahil alıkonan 171 aktivisti daha sınır dışı etti
İçeriği Görüntüle

Özvar, Gazze halkının barınma ve beslenme gibi en temel ihtiyaçlarından mahrum bırakılarak hayatta kalma mücadelesi verdiğinin altını çizerek, şöyle devam etti:

'Türkiye Cumhuriyeti, başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bütün kurumlarıyla Filistin halkının haklı davasına güçlü bir şekilde sahip çıkmaktadır. Cumhurbaşkanımız iki hafta önce Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin bu konudaki kararlı tutumunu bir kez daha bütün dünyaya ilan etmiş, uluslararası toplumu adaletin ve insanlığın yanında durmaya çağırmıştır. '

Üniversitelerin bu meselede duyarlı olmasını, öğrencilerin ve akademisyenlerin Filistin halkıyla dayanışma göstermesini önemsediklerine dikkati çeken Özvar, 'Üniversiteler yalnızca bilim ve bilgi üreten kurumlar değil, aynı zamanda vicdanın ve insanlığın sesi olmakla da mükelleftir. Bu vesileyle Gazze'de yaşanan büyük insanlık dramının en kısa zamanda son bulmasını ve Filistinli kardeşlerimizin güvenli ve bağımsız bir şekilde kendi topraklarında yaşayacakları günlerin gelmesini yürekten temenni ediyorum.' değerlendirmesinde bulundu.

- '2024 yılı raporunda KTÜ birçok alanda dikkat çekici başarılara imza atmıştır'

Özvar, 260 bini aşkın KTÜ mezununun sadece Türkiye'de değil, dünyanın pek çok yerinde başarıyla görev yaptığını, Türkiye'yi gururla temsil ettiğini belirterek, '30 bini aşkın öğrencisi, 2 bin 200'ü aşkın akademisyeni ve 3 bin 500 idari personeli ile KTÜ bölgesine, şehrine ve ülkesine yüksek katma değer üreten seçkin bir bilim yuvasıdır.' dedi.

Üniversiteleri araştırma, proje geliştirme, bilimsel yayın, sosyal sorumluluk, sürdürülebilirlik, yenilikçilik ve girişimcilik alanlarında daha ileriye taşımak için sürekli teşvik ettiklerini dile getiren Özvar, bu bağlamda öne çıkan projelerden birisinin de araştırma üniversiteleri programı olduğunu anlattı.

Özvar, KTÜ'nün bu programa dahil 20 devlet üniversitesinden biri olarak seçildiğini ifade ederek, 'Araştırma üniversiteleri programı çerçevesinde üniversitelerin performansları somut göstergeler üzerinden ölçülmekte ve değerlendirilmektedir. Her yıl yayımladığımız üniversite izleme ve değerlendirme raporu bu süreçte büyük bir önem taşımaktadır. 2024 yılı raporunda KTÜ birçok alanda dikkat çekici başarılara imza atmıştır.' diye konuştu.

- 'Bu yıldan başlayarak lisans programlarına ilişkin köklü reformlar gündemimizde yer alacaktır'

Geçen yıl başlattıkları '2030'a Doğru Türk Yükseköğretiminin Yol Haritası' çalışmalarının tamamlandığını belirten Özvar, şunları kaydetti:

'Ankara, Diyarbakır, Niğde, İzmir ve İstanbul'da düzenlenen toplantılar sonucunda yükseköğretimimizin kalite, erişilebilirlik, üretkenlik, uluslararasılaşma, dijital dönüşüm ve istihdam odaklılık gibi öncelikler etrafında yeniden şekillendirilmesi için kıymetli öneriler ortaya çıkmıştır. Bu öneriler doğrultusunda artık elimizde sadece bir vizyon belgesi değil, aynı zamanda uygulanabilir ve ölçülebilir bir yol haritası bulunmaktadır. Üniversitemizin kalite süreçlerini güçlendirmesi, dijital dönüşümü benimsemesi, girişimcilik ekosistemine katılımını arttırması ve bilim diplomasisinde etkin rol üstlenmesi önümüzdeki dönemin ana yol işaretleri ya da hedefleri olacaktır.'

Yeni dönemde öğrenciler için en önemli değişimlerden birinin iş yeri temelli eğitim modelinin hayata geçirilmesi olacağını vurgulayan Özvar, 'Bugüne kadar formaliteye dönüşen staj anlayışının ötesine geçerek, öğrencilerimizin iş dünyasının içinde deneyim kazanmasını sağlayacağız. Pilot uygulamalar Konya, Gaziantep, İstanbul ,Bursa, Kocaeli, İzmir ve Ankara'da başlayacak ardından bütün ülkemize yayılacaktır. Bu sayede hem meslek yüksekokullarında hem de lisans programlarında öğrencilerimizin eğitim süreçleri gerçek iş ortamlarıyla bütünleştirilecektir.' dedi.

Özvar, bu yıldan başlayarak lisans programlarına ilişkin köklü reformların gündemlerinde yer alacağına dikkati çekerek, 'Teorik ağırlığı azaltıp, uygulamalı ve proje odaklı yapılar kurmayı, öğrencilerimizin araştırma ve mesleki tecrübeyle daha erkenden buluşmalarını sağlamayı hedefliyoruz.' diye konuştu.

- 'Uluslararasılaşma alanında da önemli adımlar atıldı'

Lisans programlarında daha uygulamalı, proje odaklı ve esnek bir yapı planlandığına işaret eden Özvar, şu değerlendirmede bulundu:

'Öğrencilerimizin üç yılda mezun olabilmelerine imkan tanıyacak modeller şu anda gündemdedir. Bu hem gençlerimizin hızlıca iş hayatına atılmasının hem de uluslararası standartlara uyumumuzu güçlendirecektir. Yükseköğretim Kurulu olarak akademik program ve kontenjan politikalarında erişilebilirlik ülkemizden vazgeçmeden veya bu ülkeyi aşındırmadan, mezunlarımızın istihdam piyasalarında kendilerinden beklenen bilgi, beceri ve yetkinliklerle donanmalarını fevkalade önceliyoruz. Güncelliğini yitirmiş programlara kontenjanlar verilmemekte, ön lisans ve lisans programlarının kontenjanları ülkenin istihdam kapasitesine göre yeniden planlanmaktadır. Bu hususlara yönelik kararlar sadece sayısal düzenlemeler olarak değil, kalite güvencesini esas alan yapısal adımlar olarak ele alınmaktadır.'

Özvar, uluslararasılaşma alanında da önemli adımlar atıldığını anlatarak, şunları kaydetti:

'Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu vizyon doğrultusunda geçtiğimiz yıl Bakü'de kurulan Türkiye Azerbaycan Üniversitesinden sonra bu yıl da Taşkent'te açılan Uluslararası Türk Devletleri Üniversitesi, Türk dünyası ile olan akademik işbirliğimizi stratejik bir düzeye taşıyan önemli adımlar olmuştur. Bu iki üniversitemiz de son üç yılda kurulmuş ve eğitim öğretim faaliyetlerine başlamıştır. Bunun yanında İslam coğrafyası ve Afrika'da artan ortak programlar, öğrenci değişimleri ve çift diploma anlaşmaları Türkiye'yi küresel ölçekte bir cazibe merkezi haline getirmiştir. Bu vesileyle de yakında Şam'da, Türkiye-Suriye Dostluk Üniversitesinin kurulacağını ve bu kurulma anlaşmasının önümüzdeki günlerde imzalanacağını buradan bu akademik yıl açılış vesilesiyle Trabzon'dan bütün kamuoyuna duyurmak isterim. Hayırlı olsun.'

Türkiye-Suriye Dostluk Üniversitesinin Halep'te de bir şubesinin açılmasının planlandığını belirten Özvar, bu üniversitenin kuruluşuna KTÜ'nün destek vereceğini, kuruluşunda rol alacağını sözlerine ekledi.

Trabzon Valisi Aziz Yıldırım ile KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı'nın da konuşma yaptığı program, ödül töreni ile sona erdi.