CENEVRE (AA) - AK Parti Erzurum Milletvekili Fatma Öncü, Türkiye'nin Gazze'deki sorumluluğunu, sözlerinin yanı sıra eylemleriyle de yerine getirdiğini belirterek, 'Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ile ortak çalışarak Gazze'ye yaklaşık 100 bin ton insani yardım ulaştırdı ve 2 bin 369 yaralı Filistinli Türkiye'de tedavi gördü.' dedi.

Öncü, Parlamentolar Arası Birlik'in (PAB) 151. Genel Kurul Toplantısı'nda konuşma yaptı.

Hem bir parlamenter hem de engelli bir birey olarak bu toplantıya katıldığını kaydeden Öncü, dünya genelindeki savaş ve çatışmalardan etkilenen milyonlarca engelli insanın sesini duyurmak için burada olduğunu söyledi.

Öncü, 'Öncelikle, barışa ve insanlığa olan ortak bağlılığımızın temel taşı olan BM Şartı'nı hatırlatmak istiyorum. Bu şart, tüm devletlerin güç kullanımından kaçınma, uluslararası barış ve güvenliği koruma ve adil bir uluslararası düzenin temeli olarak insan haklarına saygı gösterme ve koruma konusundaki ortak görevini teyit ediyor.' ifadelerini kullandı.

BM üyesi ülkelerin, BM Şartı uyarınca kendi halklarının güvenliğinin yanı sıra tüm insanlığın onuru, güvenliği ve refahı için birlikte hareket etme sözü verdiğini hatırlatan Öncü, bu ortak sorumluluğun, her ulusu, insan yaşamının ve insan onurunun tehlikede olduğu her yerde savunmak için sözleri eyleme dönüştürmeye ve birlik olmaya çağırdığını hatırlattı.

Öncü, 'Bir ülke çatışmaya taraf olmasa bile, sivillerin, çocukların, kadınların ve insani yardım personelinin korunmasını sağlama sorumluluğunu taşıyor. BM Güvenlik Konseyi, silahlı çatışmaların engelli bireyler üzerindeki etkisinin önlenmesi gerektiğini vurgulayarak bu yükümlülüğü sürekli olarak teyit etti.' diye konuştu.

Dünya genelindeki çatışmaların, insanlığın vicdanını her gün sınadığının altını çizen Öncü, dünya genelinde her 5 çocuktan 1'inin, yaklaşık 473 milyon çocuğun çatışma bölgelerinde yaşadığını söyledi.

- 'Bu trajedinin en yıkıcı yüzü Gazze'de ortaya çıktı'

Öncü, 'Çatışmalardan etkilenen ülkelerde 52 milyondan fazla çocuk eğitim hakkından mahrum bırakılırken, 6 ila 15 yaş arasındaki yaklaşık 25 milyon çocuk okula gidemiyor. Bu trajedinin en yıkıcı yüzü Gazze'de ortaya çıktı. (İsrail'in saldırıları) Sona ermesiyle birlikte kalıcı bir barış ve insan onuruna yakışır bir yaşam sağlamak artık insanlığın ortak sorumluluğudur.' değerlendirmesinde bulundu.

Ukrayna, Yemen, Sudan, Somali ve Myanmar genelinde kadınların ve çocukların yaşam hakkının doğrudan tehdit altında olmaya devam ettiğine dikkati çeken Öncü, çatışmaların her zaman en çok sivilleri etkilediğini söyledi.

Türk Kızılay, Gazze'de İsrail saldırıları nedeniyle duyma kaybı yaşayan Filistinlilere işitme cihazı dağıttı
Türk Kızılay, Gazze'de İsrail saldırıları nedeniyle duyma kaybı yaşayan Filistinlilere işitme cihazı dağıttı
İçeriği Görüntüle

Öncü, uluslararası toplumun Gazze'deki sorumluluğunun, insani yardımın ulaştırılmasıyla sınırlı olmadığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

'Bu sorumluluk aynı zamanda hesap verebilirliğin sağlanmasını, cezasızlığın sona erdirilmesini, güvenli insani erişimin ve mağdurlar için psikososyal destek sistemlerinin sağlanmasını da içermeli. Türkiye bu sorumluluğu sadece sözleriyle değil, eylemleriyle de yerine getiriyor. Türkiye, UNRWA ile ortak çalışarak Gazze'ye yaklaşık 100 bin ton insani yardım ulaştırdı ve 2 bin 369 yaralı Filistinli Türkiye'de tedavi gördü.'

Türkiye'nin Afrika genelinde, özellikle Sudan ve Somali'de gıda, ilaç, yangın söndürme ekipmanı ve altyapı desteği sağladığına işaret eden Öncü, Somali'deki Recep Tayyip Erdoğan Araştırma ve Eğitim Hastanesi'nde hayati önem taşıyan sağlık hizmetleri sunulduğunu dile getirdi.

Öncü, Türkiye'nin bir yardım sağlayıcısı olmasının yanı sıra barış ve uzlaşmaya kendini adamış bir diplomatik aktör olarak da hareket ettiğini vurguladı.

Çocukların yalnızca korunmaya ihtiyaç duymadığını ve aynı zamanda geleceğin hak savunucuları, mühendisleri, liderleri ve parlamenterleri olduğuna işaret eden Öncü, şu değerlendirmede bulundu:

'Parlamenterler olarak, insanlık onurunun sağlanacağı ve her çocuğun barış içinde yaşayabileceği, öğrenebileceği ve hayal kurabileceği bir gelecek için sesimizi yükseltmek gibi ahlaki bir görevimiz olmasının yanı sıra, BM Genel Kurulu tarafından kabul edilen ve her çocuğun barış, onur, hoşgörü, özgürlük, eşitlik ve dayanışma ruhuyla yetiştirilmesi gerektiğini belirten BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin imzacıları olarak da bir yükümlülüğümüz var.'

Öncü'nün konuşma yaptığı sırada, AK Parti Ankara Milletvekili ve PAB Türk Grubu Başkanı Asuman Erdoğan, MHP Genel Başkanı Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Burak Akburak, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu ve Türkiye'nin BM Cenevre Ofisi nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Burak Akçapar da salonda yerini aldı.