ANKARA (AA) - Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, terörün olmadığı Türkiye'nin, ekonomik büyüme ve kalkınma açısından büyük kazanımlar sağlayacağını belirterek, 'Terörsüz Türkiye hedefinin, ülkemizin birlik ve beraberliğini daha da güçlendirecek şekilde başarıya ulaşması en büyük temennimizdir.' dedi.
ASO'nun temmuz ayı meclis toplantısı, ASO 2. Organize Sanayi Bölgesi'nde gerçekleştirildi.
Ardıç, burada yaptığı konuşmada, küresel ticaret hacminde toparlanmanın sınırlı kalmasının, arz zincirlerinde kalıcı hale gelen kırılmalar ve temel girdilerdeki maliyet baskılarının, büyüme üzerindeki yapısal engelleri güçlendirdiğini söyledi.
Türkiye'de terörün sona ermesi yolunda önemli gelişmeler yaşandığına dikkati çeken Ardıç, 'Terörün olmadığı, huzur ve güven ortamının tesis edildiği ülkemiz ekonomik büyüme ve kalkınma açısından da büyük kazanımlar sağlayacaktır. Terörsüz Türkiye hedefinin, ülkemizin birlik ve beraberliğini daha da güçlendirecek şekilde başarıya ulaşması en büyük temennimizdir. Bu süreçte iş dünyası olarak üzerimize düşen sorumluluğun bilincindeyiz. Bu noktada devletimizin kararlı duruşunu destekliyoruz. Biz özel sektör olarak üretmeye, istihdam sağlamaya ve yatırımı artırmaya hazırız.' diye konuştu.
- Teşvik ve faiz desteği talebi
Merkez Bankasının yılın ilk yarısında sıkı ve rasyonel para politikasını kararlılıkla sürdürerek Türk lirasının reel olarak değer kazanmasını ve enflasyonun iyileşmesini sağladığını vurgulayan Ardıç, özellikle dezenflasyon süreci açısından kritik öneme sahip enflasyon beklentileri düşerken temmuz ayı piyasa katılımcıları anketinin bu gerilemeyi teyit ettiğini aktardı.
Ardıç, enflasyonda iyileşmeyle birlikte Merkez Bankasının son Para Politikası Kurulu Toplantısı'nda politika faizini 300 baz puan indirip yüzde 43 seviyesine çektiğini hatırlatarak, şöyle konuştu:
'Dezenflasyon süreciyle yılın kalan son 3 toplantısında da faiz indiriminin devam etmesini temenni ediyoruz. Temel beklentimiz, politika faizine paralel ticari kredi faizlerinin de makul seviyeye inmesi ve kısıtlamaların kalkarak kredi kullanımının artmasıdır. Hükümetimiz tarafından devreye alınan teknoloji ve proje odaklı, seçkin ve etkin yeni Yatırım Teşvik Sistemi'ni çok kıymetli buluyoruz. Cumhurbaşkanı'mız tarafından açıklanan Yerel Kalkınma Hamlesi Programı'nın sanayicinin rekabet gücünü, maliyet etkinliğini ve üretim kabiliyetini de artıracağına inanıyorum. Yatırımların Anadolu'ya yayılması, ülkemizin daha dengeli, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir ekonomik büyüme modeline ulaşmasında kritik rol oynayacaktır. Yeni teşvik sisteminin, özellikle teknoloji odaklı ve dış ticaret dengesini iyileştirici yatırımlara yönelik seçici yaklaşımı, kalkınma hedeflerimizle de uyumludur. Reel sektörün finansmana erişim zorluklarına çözüm getirmesi amacıyla sağlanacak teşvik ve faiz desteklerinin yatırımları yeniden canlandırmasını temenni ediyoruz.'
- Sektörün beklentileri
Ardıç, bankaya borçlu firmaların faaliyetlerini sürdürebilmeleri ve istihdamı koruyabilmeleri için banka borçlarının kapsamlı ve etkin şekilde yapılandırılması gerektiğini ifade etti.
Bu sürecin ödeme planlarının gerçekçi bir şekilde yeniden yapılandırılmasına ve firmaların yeniden ayağa kalkmasına imkan verecek destekleyici finansman araçlarını da içermesi gerektiğini belirten Ardıç, şu değerlendirmede bulundu:
'Banka borçlarının yapılandırılması, iflasların önlenmesi ve konkordato ilanlarının azaltılması noktasında da kritik bir rol oynayarak, ekonominin bütününü korumak adına stratejik bir adım olacaktır. Biz sanayiciler olarak, üretim faaliyetlerinin adaletli ve sürdürülebilir şekilde devam etmesini istiyoruz. Üretimi teşvik eden, dijital dönüşüm ve yeşil ekonomi gibi alanlarda iş gücünü yeniden yönlendiren, girişimciliği destekleyen ve mesleki eğitimi güçlendiren adımları öncelikli hale getirmeliyiz.'
Ardıç, müteahhitlerin gerekçeli durumlarda sözleşme devri veya tasfiye talebinde bulunabileceği, açık ve öngörülebilir bir yasal zemin oluşturulması talebini dile getirdi.
İlaç sanayisinde denetimli kur problemi olduğunu ifade eden Ardıç, sadece ilaç sektörüne mahsus dönemsel avro değeri uygulamasından vazgeçilerek, ilaç fiyatlarının yılda en az 2, hatta 3 kez güncellenmesini beklediklerini bildirdi.
- IDEF'in yeniden başkentte gerçekleştirilmesi önerisi
Ardıç, geçen hafta 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2025) için İstanbul'da olduklarını hatırlatarak, savunma sanayisinin yerli ve milli gücünün, teknolojik kapasitesinin ve stratejik vizyonunun küresel ölçekte sergilenmesinin haklı gururunu yaşadıklarını söyledi.
Fuara Ankara'dan 246 firmanın katıldığını vurgulayan Ardıç, şunları kaydetti:
'AR-GE ve inovasyona dayalı sanayi yapısı, nitelikli insan kaynağı ve üniversite-sanayi işbirliğiyle savunma sanayimizin lideri Ankara'mız, ülkemizin silah ve mühimmat ihracatının da yüzde 55'ini gerçekleştiriyor. Biz, Ankara'nın savunma sanayi alanındaki bu öncü rolüyle IDEF'in yeniden başkentimize taşınması gerektiğine inanıyoruz. Fuara katılan firmaların önemli bir bölümünün Ankara merkezli olması, lojistik, etkileşim ve sinerji açısından organizasyonun başkentimizde çok daha verimli gerçekleşmesini sağlayacaktır.'