İSTANBUL (AA) - OKTAY ÖZDEMİR - Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Suat Batar, özellikle çocuk ve gençlerde artan mobil cihaz kullanımının, uzun süreli öne eğik duruş nedeniyle 'metin boyun sendromu' (text neck) olarak adlandırılan kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarının görülme riskini artırdığını söyledi.
Çocukların uzun süre telefon, tablet ve bilgisayar ekranına eğilerek bakması duruş bozukluklarına yol açabiliyor. Ekran karşısında geçirilen sürenin artmasıyla boyun, sırt ve omuz ağrıları daha sık görülüyor.
Ayrıca hareketsiz geçirilen zamanın artması, çocuklarda kas gelişimini olumsuz etkileyebiliyor. Düzenli fiziksel aktivite ve ekrana ara verme alışkanlığı, sağlıklı duruşun korunmasına yardımcı oluyor.
Doç. Dr. Suat Batar, AA muhabirine, teknolojinin hayatın merkezine derinlemesine ve hızlı girişiyle birçok olumlu etki yanında olumsuzlukların da belirgin şekilde hissedilmeye başlandığını belirtti.
Batar, ekran karşısında uzun süre vakit geçiren kişilerde sağlık açısından bazı olumsuz durumların ortaya çıktığının bilindiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Ancak son yıllarda çoğunlukla gençler ve çocuklarda, özellikle tablet ve akıllı telefon kullanımının artmasıyla yeni bir sağlık sorunu tanımlandı. Mobil cihaz kullanımı sırasında baş ve kolların vücuda göre önde olduğu kambur duruş pozisyonunda uzun süre kalınması sonucunda gelişen bir dizi rahatsızlıkla kendini gösteren bu durum, tıp literatürüne 'metin boyun (text neck) sendromu' olarak girdi.'
- 'Akıllı telefon kullanımı kas iskelet sistemi rahatsızlıkları riskini artırıyor'
Normal yetişkinde kafa ağırlığının yaklaşık 5 kilogram olduğunu aktaran Batar, dik durulduğunda, omurgaya binen yükün de yaklaşık 5 kilogram olduğunu söyledi.
Batar, başın öne eğilmesiyle omurga ve boyun kaslarına binen yükün artmaya başladığına işaret ederek, 'Yük, 30 derecelik eğilmeyle yaklaşık 18 kilograma, 60 dereceye gelindiğinde ise yaklaşık 27 kilograma ulaşır. Bu nedenle uzun süre bu pozisyonda kalınması boyun ve sırt bölgesindeki omur eklemleri, bağ, tendon ve kaslarda dejeneratif değişikliklere yol açar.' dedi.
Çocukların, kafa boyutunun vücuda oranının daha büyük olması nedeniyle bu durumdan etkilenmesinin daha kolay olduğuna dikkati çeken Batar, 'Bu durum özellikle sırt ve boyun bölgesinde kronik ağrılara ve hayat kalitesinde azalmaya neden olur. ABD'de yapılan bir araştırmada mobil cihaz kullanan öğrencilerin yüzde 40'ının boyun ve sırt ağrısı yaşadığı tespit edildi.' diye konuştu.
Batar, Türkiye'de de benzer şekilde üniversite öğrencileri üzerinde bir çalışma yapıldığını, akıllı telefon kullanımıyla kas iskelet sistemi rahatsızlıkları, düşük uyku kalitesi ve depresyon açısından riskin arttığını kaydetti.
- 'Sendromun tedavisinde öncelikle önleyici yaklaşımlar uygulanmalı'
Sendrom tanısında röntgen ve MR gibi görüntüleme yöntemleriyle genellikle klinik bulguların öne çıktığını ifade eden Suat Batar, 'Günde üç saat ve üzerinde mobil cihaz kullanan kişilerde boyun ağrısı, sırt ağrısı, omuz ağrısı, baş ağrısı, uykusuzluk-halsizlik, ellerde karıncalanma-uyuşma semptomlarından en az üç tanesinin olması metin boyun sendromu için tanı koydurucudur.' ifadelerini kullandı.
Sendromunun tedavisinde öncelikle önleyici yaklaşımlar uygulanması gerektiğini dile getiren Batar, ihtiyaç halinde buna medikal tedavi, egzersiz ve bazı fizik tedavi yöntemlerinin eklenmesi gerektiğini söyledi.
Batar, ilk yapılması gerekenin mobil cihaz kullanım süresinin azaltılması olduğuna dikkati çekerek, 'Günümüzde her ne kadar mobil cihaz kullanımından kaçınmak zor olsa da özellikle çocuklar ve ergenler için bu süre kısıtlanmalıdır.' dedi.
Ailelerin de bilinçli davranması gerektiğini vurgulayan Batar, 'Aileler, çocukların mobil cihaz kullanım sürelerine net sınır ve kurallar koymalı ve çocuklara rol model oluşturmalıdır. Çocukların ekran karşısında geçirdiği süreyi azaltmak için birlikte oyunlar kurulmalı ve fiziksel aktiviteye çocuklar yönlendirilmeli.' tavsiyelerinde bulundu.
Batar, özellikle plates ve yoga gibi duruş odaklı egzersizlerin hem kötü duruşa bağlı gelişen kas ve eklem sorunlarını düzeltebildiğini hem de ekran bağımlılığını azaltabildiğini anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
'Ekran süresinin azaltılması ve evde veya ofiste kolaylıkla yapılabilecek bazı esnetme ve güçlendirme egzersizlerinin yapılmasıyla kronik ağrılardan ve uyku sorunlarından büyük ölçüde kaçınmak mümkündür. Ancak bunlara rağmen sonuç alınamayan dirençli vakalarda bazen medikal tedavi desteği ya da fizik tedavi yöntemlerine de ihtiyaç duyulabilmektedir.'