İSTANBUL (AA) - İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Serengil, hazırladıkları projeyle Muğla ve Antalya'da yangın riski yüksek 10 orman köyü belirlediklerini ifade ederek, 'Orman yangınının gelebileceği yönleri, tahliye yönlerini ve toplanma alanlarını tespit ettik. Sezon öncesi orman görevlileri tarafından kontrol edilebilmesi için de bir liste oluşturduk.' dedi.
Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu, Orman Genel Müdürlüğü (OGM) koordinasyonunda, Birleşmiş Milletler Orman Forumu ile Gıda ve Tarım Örgütü işbirliğiyle düzenlenen 'Yeşil Vatan'dan Dünya Ormancılığına' temalı İstanbul Orman İnovasyon Haftası, ikinci gününde panellerle devam ediyor.
75 ülke, 30 uluslararası kuruluş ve 400'ün üzerinde uzman temsilcinin katılımıyla düzenlenen programda, Rusya Federal Ormancılık Ajansı ve Rusya Doğal Kaynaklar ve Çevre Bakanlığı temsilcisi Maria Sokolenko moderatörlüğünde 'Yangın Yönetimi ve Risk Farkındalığına Yönelik Toplum Tabanlı Yaklaşımlar' paneli yapıldı.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Havza Yönetimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Serengil, OGM, yerel yönetimler ve AFAD işbirliğiyle hayata geçirdikleri, AB destekli 'İklim değişikliğine uyum ve azaltımı artırmak amacıyla orman köyleri için orman yangını önleme ve acil müdahale planlarının geliştirilmesi' projesiyle ilgili bilgi verdi.
Serengil, Türkiye'de 2021 yılında yaşanan orman yangınlarına dikkati çekerek, '2021'de çok büyük bir orman yangını yaşadık ve fark ettik ki daha fazla kapasiteye ihtiyacımız var. Yerel paydaşlar ve köy halkına ihtiyacımız olduğunu anladık ve bu projeyi başlattık, proje AB tarafından da finanse edildi.' dedi.
Proje kapsamında Muğla ve Antalya'da yangın riski yüksek 10 orman köyünün belirlendiğini belirten Serengil, bu köyler için yangın önleme ve müdahale modelleri geliştirmek amacıyla tahliye eylem planları hazırlandığını anlattı.
Serengil, özellikle Antalya ve Muğla'nın orman yangınları açısından en hassas bölgeler olduğuna işaret ederek şunları söyledi:
'Bölgede hem hava sıcak hem de her yer çam ağacı. Önümüzdeki yıllarda daha fazla yangın bekleyebiliriz, hassasiyetleri ve riskleri değerlendirmek için önlemler almalıyız. Bu konuyla ilgili köylülerin bir hassasiyetleri var ve bizim projemizde orman köylülerinin hassasiyetlerini dünyada ilk defa biz anlamaya çalıştık. Köylerin nüfus ve demografik yapısını anlamak istedik, bölge halkının orman yangınlarıyla ilgili kapasitesi ve bilgisi ne düzeyde bunları inceledik.'
- 'Tahliye sorunu yaşayacak insanlarla ilgili nüfus problemi olduğunu gördük'
Köy civarında çıkan orman yangınlarını ve köylerin ormana yakınlığını incelediklerini belirten Serengil, bütün verileri sınıflandırdıklarını ve Muğla ile Antalya'da 10 köy belirleyerek burada 50 soruluk anketle araştırma yaptıklarını dile getirdi.
Serengil, 'Köylerdeki insanlar uzun süredir bu köylerde yaşıyor ve sonradan gelenler çok az. Köylüler, ormanlarını tamamen tanıyorlar. Bu köylerde 60 ila 70 yaş ağırlıklı insanlar yaşıyor dolayısıyla sağlık sorunları olan insanlar, tahliye sorunu yaşayacak insanlarla ilgili nüfus problemi olduğunu gördük.' diye konuştu.
Serengil, söz konusu köylerde yaşayanların büyük çoğunluğunun tarım işçisi olduğunu, yüzde 37'sinin de emekli aylığı aldığını tespit ettiklerini belirterek, 'Aylık aldıkları için tarımla uğraşmak istemiyorlar. Ormancılık ise daha ziyade köylülerin mevsimsel olarak yaptığı bir iş olarak ortaya çıkıyor.' ifadesini kullandı.
Köylülerin acil durumlara müdahalesini de incelediklerini söyleyen Serengil, şu değerlendirmede bulundu:
'Erkekler söndürme müdahalesine katılmak isterken kadınlar yangın esnasında güvenli bir yere sığınmak istiyor. Bu köylerde gelirler ve kapasite düşük, nüfus yaşlanıyor ve tarıma yönelik motivasyon düşüyor. Yangın kapasitesi düşük, ilk yardım kutusu olmayan yerler vardı. Acil durumda desteğe kavuşmaları için köy köy tahliye planı oluşturduk. Orman yangınının gelebileceği yönleri, tahliye yönlerini ve toplanma alanlarını tespit ettik. Sezon öncesi orman görevlileri tarafından kontrol edilebilmesi için de bir liste oluşturduk.'
Panele çevrim içi katılan Avrupa Orman Enstitüsü Araştırmacısı Carmen Rodríguez Fernández-Blanco, Avrupa Birliği'nin orman yangınları için yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi verdi.
- Teknolojinin etkisi ve toplumun bilinçlendirilmesi tartışıldı
Bangkok merkezli RECOFTC'nin Direktörü ve doğal kaynaklar uzmanı David J. Ganz, topluma duyarlı gelişmelerin ve teknolojinin gelişiminin orman yangınları için önemli olduğunu vurgulayarak, 'Yangınların büyük çoğunluğu insanlar tarafından çıkarılıyor ve bunlar yine insan kaynaklı çözülmeli.' dedi.
Ganz, Güney Doğu Asya ülkelerinde önleyici yangın planlamaları ve halkı bilinçlendirmek üzere yaptıkları çalışmalardan söz etti.
Orman yangını operasyonları, havacılık desteği, kaynak takibi, uzaktan algılama uzmanı ve Eart Fire Alliance şirketinin temsilcisi Sean Tripplet de uydu takip sistemleriyle orman yangınlarını izleme konusunda bilgi verdi. Uluslararası Doğayı Koruma Birliğinden Sairandhri Lapalikar ve İspanya Ormancılar Kurulu Başkanı ve İspanya Orman Platformu Başkanı Eduardo Rojas Briales de toplum temelli bilinçlendirmeye yönelik değerlendirmede bulundu.