TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Güvenlik ve istihbarat birimleri, örgütün silah bıraktığını tespit-tescil ettikten sonra Terörsüz Türkiye ile ilgili birtakım yasal düzenlemeler dönemine geçilecektir." dedi.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Geçen hafta Diyarbakır'daki üniversitede konuşmamı bitirirken Kürtçe bir beyitle bitirdim. 'Bir olalım, beraber olalım, el ele, gönül gönüle, barış olsun, kardeşlik olsun' manasına gelen sözlerdi. Bunu Meclis Başkanı olarak söylemenin önemli bir kapıyı açtığını düşünüyorum ama hiç kimsenin ana dilini bahane ederek siyasal bir ayrışma içerisinde olması asla kabul edilemez. Herkesin ana dili ana sütü kadar helaldir. Benim annem Türk. Öyle olduğu için Türkçe biliyorum. Bir başkasının annesi başka etnik bir kökendense o da annesinin diliyle dilediği gibi konuşsun. Çünkü bu bizim kültürümüzün, inancımızın bir gereğidir." dedi.

kurtulmuş, Balıkesir Öğretmenevi'nde, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldiği programda yaptığı konuşmada, bugün Kuvayımilliye'nin kalesi, Türkiye'nin diriliş, bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin simge şehirlerinden Balıkesir'de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

TBMM Başkanı olarak her sene ekim ayında üniversitelerin açılış programlarına katılmaya gayret ettiğini, bugün de Balıkesir Üniversitesi'nin akademik yıl açılışında öğrencilerle ve akademisyenlerle bir araya geldiğini anımsatan Kurtulmuş, ayrıca kentte çeşitli ziyaretler ve programlara da katıldığını kaydetti.

Dünyanın ve Türkiye'nin çok önemli bir süreçten geçtiğini dile getiren Kurtulmuş, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada yaşanan gelişmelere dikkati çekti.

Kurtulmuş, Balkanlar, Karadeniz, Kafkaslar, Doğu Akdeniz ve Orta Doğu’daki gelişmelere işaret ederek, "Böylesine önemli bir bölgede Türkiye'nin sağdan sola savrulmak gibi bir lüksü olamaz. Türkiye'nin, gününü gün etmek, günün önüne çıkardığı şartlara göre hareket etmek gibi bir tercihi de olamaz. Türkiye, uzun vadeli, ayakları yere basan, kendi milli menfaatlerimizi önceleyen birtakım adımları atmak ve bu bölgede çok güçlü bir şekilde ayakta durmak mecburiyetindedir." diye konuştu.

Türkiye'nin özellikle son yıllarda milli savunma alanı başta olmak üzere çeşitli alanlarda fevkalade büyük başarılar sağladığını ve bundan iftihar ettiklerini belirten Kurtulmuş, aynı şekilde Türkiye'nin ekonomik olarak da çok güçlü olmak, ayakta durmak mecburiyetinin bulunduğunu vurguladı.

Kurtulmuş, toplumsal alanda güçlü olmanın önemine dikkati çekerek, "Onlarca yılını ayaklarına pranga bağlayarak Türkiye'nin bu büyük kalkınma ve gelişme sürecinde geri kalması için üzerimize tahmil edilmiş olan terörden kurtulmak için büyük bir toplumsal dayanışmaya ihtiyacımız vardır." dedi.

"Bunun önemli bir adım olduğunu görüyoruz"

Türkiye’nin terörle mücadelesini anlatan Kurtulmuş, şimdi Türkiye'nin bunlardan kurtulacağını söyledi.

Geçen yıl ekim ayında Meclisin ilk açılışıyla başlayan sürecin, adım adım ilerlediğini ve bugün önemli bir noktaya geldiğini anımsatan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

CHP Sözcüsü Yücel, MYK gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi:
CHP Sözcüsü Yücel, MYK gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi:
İçeriği Görüntüle

"Dünyada çatışma çözümleri bakımından en zor şey, devletlerle terör örgütleri arasındaki terörü bitirme süreçlerinin yönetimidir. Birçok ülkede bu işin nasıl sonlandığını biliyoruz. Geldiğimiz nokta nedir? Terör örgütü lideri, bildiğiniz gibi 'Örgütü dağıtıyoruz, artık örgüt silahlarını bırakıyor' diye açıklama yapmıştı. Ondan sonra devletin kurumları bu süreci ciddi bir şekilde takip ediyor. Dün bir açıklama daha yapıldı. Artık örgütün Türkiye'den tamamen çekildiği, Türkiye'deki faaliyetlerin tamamen sona erdiğini ifade eden bir açıklama geldi. Bunun önemli bir adım olduğunu görüyoruz ancak Türkiye'nin güvenlik ve istihbarat birimleri, hakikaten örgütün silah bıraktığını ve kendisini fesih sürecini sürdürdüğünü ya da sonlandırdığını tespit ve tescil ettikten sonra Terörsüz Türkiye ile ilgili birtakım yasal düzenlemeler dönemine geçilecektir."

Kurtulmuş, TBMM'de bu amaçla kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun çalışmalarına ilişkin de bilgi verdi.

Komisyonda dinlenen şehit yakınları ve gazilerin, "Bizim evlatlarımız genç yaşta toprağa düştüler. Bundan sonra biz evlatlarımızı değil, silahların gömülmesini arzu ediyoruz ve bunun için gayret ediyoruz." dediğini aktaran Kurtulmuş, Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin değerlendirmesini şöyle sürdürdü:

"İnşallah bu süreç, bundan sonra başarılı bir şekilde sonlandırılacaktır. Bu bir bölünme, parçalanma meselesi değil. Bu bir ayrılık, gayrılık meselesi değil; tam tersine, birleşme, bütünleşme, hep beraber daha güçlü Türkiye için el ele, gönül gönüle verme sürecidir."

"Farklı kimlikleri kabul etmek durumundayız"

Türkiye’de ret, inkar ve asimilasyon döneminin geride kaldığını belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Türkiye'de önemli bir toplumsal kesimi oluşturan Kürt kardeşlerimizin kimlikleri üzerindeki baskılar artık asla mevzu bahis olamaz. Herkes kendi kültürünü geliştirmek, kendi kimliğini olduğu gibi kabul etmek durumundadır. Bizler de farklı kimlikleri kabul etmek durumundayız ama şunun da altını çizmek isterim ki farklı kimlikleri kabul etmek, farklı kimlikler üzerinden toplumu ayrıştırmak, bölüştürmek, ötekileştirmek değildir.

Geçen hafta Diyarbakır’daki üniversitede konuşmamı bitirirken Kürtçe bir beyitle bitirdim. ‘Bir olalım, beraber olalım, el ele, gönül gönüle, barış olsun, kardeşlik olsun’ manasına gelen sözlerdi. Bunu Meclis Başkanı olarak söylemenin önemli bir kapıyı açtığını düşünüyorum ama hiç kimsenin ana dilini bahane ederek siyasal bir ayrışma içerisinde olması asla kabul edilemez. Herkesin ana dili ana sütü kadar helaldir. Benim annem Türk. Öyle olduğu için Türkçe biliyorum. Bir başkasının annesi başka etnik bir kökendense o da annesinin diliyle dilediği gibi konuşsun. Çünkü bu bizim kültürümüzün, inancımızın bir gereğidir."

TBMM Başkanı Kurtulmuş, ana dilleri bir ayrışma, kültürel farklılık ortaya koyma, ötekileştirme için değil, ilahi rahmetin bir görüntüsü olarak kabul ettiklerini, kimsenin de bunun üzerinden bir ayrıştırma yapmasına müsaade etmeyeceklerini vurguladı.

Milli iradenin merkezi olan, millet adına karar verilen TBMM'de Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun kurulmasının fevkalade önemli ve hayati olduğunu belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Komisyonun ilk toplantısından itibaren bir meseleyi çok açık ortaya koyduk. Bu komisyon, anayasa değiştirme komisyonu değildir. Bu komisyon, yasa yapma komisyonu da değildir. Dolayısıyla bu süreçte zaten anayasanın şu maddesi değişsin, bu maddesi değişsin diye bir talep olmadığı gibi böyle bir tartışmanın zemini de olmamıştır. Komisyon oluşacak siyasi fikirleri bir rapor haline getirecek, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna sunacaktır. Böylece inşallah 29 Ekim'e girdiğimiz bir dönemde Allah'ın izniyle yepyeni bir dönemin de kapılarını sonuna kadar açacağız. Türkiye'de birlik olacak, beraberlik olacak, kardeşlik olacak. Tarih boyunca olduğu gibi olacak."

"Bu süreci hep beraber sahipleneceğiz"

Kurtulmuş, yeniden bu coğrafyanın halklarını bir araya getireceklerini ve daha güçlü bir Türkiye'nin önderliğinde ileriye doğru yürüyeceklerini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin güçlü olması, Türkiye'nin sağlam yere basması ve Türkiye'nin birlik beraberlik merkezi olarak ileriye doğru aydınlık bir ufukla yürümesi sadece 86 milyon olarak bizim değil, dünyanın bütün mazlumlarının da beklentisi ve bütün mazlumlarının da neredeyse yegane çaresidir. Bunun için bu süreci hep beraber sahipleneceğiz. Bu sürecin sonunda bir daha bu topraklarda kimse terör eylemi için eline silah almayacak. Ümit ediyoruz ki Terörsüz Türkiye süreci, aynı zamanda terörsüz bir bölge süreci olacak. Yani Türkiye'de terörün bitmesi, Irak'ta, Suriye'de, İran'da da terörün bitmesinin yolunu açacak. Bunun için hep beraber kendi imkanlarımızı bir araya getirerek güçlü bir bölge ve güçlü bir Türkiye olarak yolumuza devam edeceğiz."

Sivil toplum kuruluşlarının bu sürece sahip çıkmasını isteyen Kurtulmuş, "Bu sürece başından beri fevkalade büyük destek veren, sürecin önünü açan başta Sayın Devlet Bahçeli olmak üzere, süreci bir devlet politikası haline dönüştüren Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bu komisyon çalışmalarına katkı sunan bütün siyasi parti başkanlarına canıyürekten teşekkür ediyorum." dedi.

Kurtulmuş, sürecin sonunda mutlaka kazanacaklarını ve başaracaklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Bu süreç tamamlandığında sizi teyit ederim ki bütün dünyanın üniversitelerinde 'Türkiye modeli' diye Türkiye'nin bu terörle başa çıkma süreci ders olarak okutulacaktır. Allah yolumuzu açık etsin. Allah bu süreci zehirlemek isteyenlere fırsat vermesin. Allah bu ülkenin ayağına çelme takmak isteyenlere, pranga vurmak isteyenlere asla ve asla bir daha fırsat vermesin. Türkiye siyasi iradesiyle, güvenlik kuvvetleriyle, Türk Silahlı Kuvvetlerimizle, Milli İstihbarat Teşkilatıyla, Türkiye Büyük Millet Meclisi'yle hep beraber bu çıbanı bitirecek, Türkiye artık buradan bir huzur ortamını tesis edecek, buradan inşallah kalıcı barışımızı yeniden inşa edeceğiz.

Bu çatışma çözümlerinde negatif barış, pozitif barış diye tabirler kullanılıyor. Negatif barış, silahların teslim edilmesi, terörün, terör örgütlerinin artık faaliyetlerini durdurmasıdır. Bundan sonra da bir toplumsal bütünleşme süreci, yani kalıcı olarak bir daha hiç kimsenin aklından dahi silahı eline almaya geçirmeyeceği bir demokrasi, hukuk ve özgürlükler ikliminin oluşturulmasıdır. Bunun için de görev yine Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndedir. Milli iradenin merkezindedir. İnşallah bunu hep beraber yapacağız, hep beraber başaracağız. Bu sefer süreci zehirlemek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz, bu sefer başaracağız, bu sefer kazanacağız inşallah."

TBMM Başkanı Kurtulmuş, konuşmasının ardından sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri sorularını yanıtladı.

Programda, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Belgin Uygur, AK Parti Balıkesir milletvekilleri Mustafa Canbey, İsmail Ok ve Ali Taylan Öztaylan, MHP Balıkesir Milletvekili Ekrem Gökay Yüksel ve Demokrat Parti İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş da yer aldı.