SAMSUN (AA) - Samsun'da yaşayan ve milyonda bir görülen Bernard-Soulier Sendromu adlı kanama hastalığına sahip 57 yaşındaki Lütfi Yücel, kalp kapağı darlığı ve koroner damar tıkanıklığı nedeniyle Samsun Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hematoloji ve Kardiyoloji kliniklerinin ortak çalışmasıyla gerçekleştirilen, 1,5 saat süren kapalı kalp kapağı değişimi (TAVİ) operasyonuyla sağlığına kavuştu.
Kardiyoloji Kliniğinden Doç. Dr. Mustafa Yenerçağ tarafından kalp yetersizliği ve aort darlığı nedeniyle takip edilen Yücel, Hematoloji Kliniğinde Doç. Dr. Sude Hatun Aktimur ve Uzm. Dr. Derya Deniz Kürekçi tarafından, bir milyonda bir kişide görülen kalıtsal geçişli kanama hastalığı Bernard-Soulier Sendromu tanısıyla izleniyordu.
Anestezi, Kalp ve Damar Cerrahisi, Kardiyoloji ve Hematoloji kliniklerinin ortak konseyinde açık kalp ameliyatının kanında pıhtılaşma sorunu olan hastanın yüksek kanama riski taşıması nedeniyle TAVİ yöntemiyle aort kapağı değişimine ve koroner damardaki yüzde 90 darlığın ilaçlı balonla açılmasına karar verildi.
Doç. Dr. Mustafa Yenerçağ ve ekibince, Hematoloji Kliniğinin desteğiyle hastanın sağ kasık bölgesinden girilerek yapılan operasyonda TAVİ işlemi 1,5 saat sürdü, operasyon ciddi kanama gelişmeden başarıyla tamamlandı.
Doç. Dr. Yenerçağ, gazetecilere yaptığı açıklamada, nadir görülen kanama hastalığı nedeniyle takip edilen hastanın ayrıca nefes darlığı, akciğerde su toplama, kalbi besleyen koroner arterinde yüzde 90 daralma ve kalbin kasılma gücünde ciddi düşüş tespit ettiklerini belirtti.
Multidisipliner bir yaklaşımla hastanın tedavisini değerlendirdiklerini ifade eden Yenerçağ, 'Hastamızın ilaç tedavisine yanıt olmaması sebebiyle kalp damar cerrahları, anestezi uzmanları, hematoloji uzmanları ve kardiyoloji uzmanları bir konsey toplantısı yaptık. Hastamızın kanama hastalığından dolayı yapılacak açık kalp cerrahisinin kanama açısından ciddi riski olacaktı. Açık kalp ameliyatı şeklinde kalp kapağının değişimi ve kalp damarının değişiminin hayati risk oluşturabileceğini düşünerek kapalı şekilde TAVİ yöntemiyle kasıktan girilerek yapılmasına karar verildi.' dedi.
- Tecrübelerini literatüre kazandırmak için başvurdular
Hastanın kan seviyesini belirli bir seviyeye getirdikten sonra işlemin başarıyla hastaya uygulandığını dile getiren Doç. Dr. Mustafa Yenerçağ, 'Hızlı bir şekilde 1,5 saat süren bir operasyonla sağ kasığından girerek herhangi bir major kanamaya sebebiyet vermeden hem kalp kapağını değiştirdik hem de kalbi besleyen koroner damarındaki yüzde 90 darlığa ilaç kaplı balon yaptık. İşlemimiz çok başarılı geçti. Bir gün yoğun bakım takibinden sonra hastamızı kardiyoloji servisine aldık ve çok şükür hayatını tehdit eden bir kanaması şu an için yok.' diye konuştu.
Hastanın sağlık durumunun gayet iyi olduğunu belirten Yenerçağ, şunları kaydetti:
'Operasyondan yaklaşık 12 saat sonra yürümeye başladı. Bernard-Soulier Sendromu milyonda bir gözüken bir kanama hastalığı. Kanımızda dolaşan ve pıhtılaşmaya sebebiyet veren trombosit yani kan pulcukları normalde bu hastalarda 10 bini geçmiyor. Bizim hastamızda da ortalama 4 bin-8 bin civarındaydı. Bu hastalar çok nadir gözükmekte. Bu tür nadir gözüken zor ve komplikasyona açık hastaların multidisipliner şekilde hematoloji ve kardiyoloji olarak tedavi edilmesi önemli. Bizim hastanemizde de bu imkanlar mevcut. Literatüre baktığımız zaman Bernard-Soulier Sendromu olan hastalara bypass yapılmış, anjiografik yöntemle stent takılmış ama TAVİ yöntemi ilk tecrübe oldu bizim için de. Bu yöntem daha minimal invaziv bir yöntem olduğu için tercih edilebilen bir yöntem. Bu konudaki tecrübelerimizi Sude ve Derya hocamla beraber literatüre kazandırmayı da planlıyoruz.'
Yenerçağ, hastane başhekimi Doç. Dr. Mahmut Ulubay'ın da verdiği destekle ameliyatın gerçekleştiğini belirterek teşekkür etti.
Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hematoloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sude Hatun Aktimur da Bernard-Soulier Sendromu tanısıyla takip ettikleri trombosit sayısı düşük olan hastalarının kalp sorunları nedeniyle kapalı yöntemle ameliyat edilmesine karar verildiğini anlattı.
Aktimur, 'Tedavi sürecinde biz yakın takip ve desteğe devam ettik. Kanama bulgusu olmadan çok ciddi bir operasyon geçirdi. Şu an sağlığına kavuştu, gayet güzel ilerliyoruz.' ifadelerini kullandı.
- 'Şimdi yeniden doğmuş gibiyim'
Tedavi sonrası sağlığına kavuşan, üç çocuk babası emekli Lütfi Yücel, kan hastalığı nedeniyle nefes almakta zorlandığını ancak uygulanan tedavinin ardından kendisini çok iyi hissettiğini söyledi.
Yücel, şunları kaydetti:
'Şimdi iyiyim. İki adım yürüyordum durma ihtiyacı duyuyordum. Konuşurken nefesim yetmiyordu. Evim ikinci katta 5 dakikada çıkıyordum. Şimdi iyiyim test ettik. Sağ olsun hocalarımdan Allah razı olsun. Hiçbir şikayetim yok. Ameliyattan sonra hiçbiri kalmadı. Kan problemi olduğu için açık ameliyatın mümkün olmadığı söylendi. Şimdi yeniden doğmuş gibiyim. Doğum tarihimi değiştireceğim. Çünkü hocalarımın sayesinde yeniden doğdum.'





