Batman’ın tarihi çoğu zaman 20. yüzyıl ortasında gelişen petrol sanayisiyle anılsa da, bölge çok daha köklü bir geçmişe sahiptir. Mezopotamya’nın kuzeyinde yer alan bu topraklar, tarih boyunca Asur, Pers, Roma, Bizans, Emevi, Abbasi, Selçuklu, Artuklu, Akkoyunlu ve Osmanlı gibi pek çok medeniyetin hâkimiyet sahasında bulunmuştur. Bu uzun tarihsel süreç içerisinde, bugünkü Beşiri ilçesinin temelleri, XV. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı idari sistemine dahil edilen El-Medine adlı yerleşimde atıl

El-Medine, Osmanlı taşra teşkilatında önce nahiye, ardından kaza merkezi olarak bölgesel yönetimde önemli bir rol üstlenmiştir. Ancak 1926’da Batman Suyu’nun taşmasıyla büyük bir felaket yaşamış, idari merkez Kubin Köyü’ne taşınmış ve böylece “Beşiri” adıyla yeni bir döneme girmiştir. Bu çalışma, El-Medine’nin tarihsel sürecini, Osmanlı öncesi geçmişini, Osmanlı taşra teşkilatındaki yerini, sosyo-kültürel yapısını, 1926 sel felaketinin sonuçlarını, yerel hafızadaki izlerini ve arkeolojik potansiyelini arşiv belgeleri, akademik yayınlar, sözlü tarih derlemeleri ve saha gözlemleri ışığında ele almaktadır.

1. Osmanlı Öncesi Dönem: El-Medine’nin Kökenleri

El-Medine’nin adı Osmanlı belgelerinde belirginleşse de, yerleşim alanı çok daha eski bir tarihe sahiptir. Batman Suyu kıyısındaki İkiztepe (Girbereşik) civarı, hem su kaynaklarının bolluğu hem de verimli tarım arazileri nedeniyle tarih boyunca cazip bir yaşam alanı olmuştur.

  • Erken İslam Dönemi (VII–X. yüzyıllar): Bölge, Emeviler döneminde Diyarbekir (Amid) merkezli idari yapının bir parçası olarak Müslüman Arapların kontrolüne girdi.[^1] Abbasiler döneminde ise İslam kültürü ve ticaret yolları bölgeye iyice yerleşti.

  • Beylikler Dönemi: Artuklular (1102–1409), bölgede hem askeri hem de ekonomik olarak önemli yatırımlar yaptı. Batman Suyu kıyısında küçük kaleler ve ribatlar (sınır karakolu) inşa edildi.[^2]

  • Akkoyunlu Dönemi (1468–1501): Bölge, Osmanlı hâkimiyetine geçmeden önce Akkoyunluların kontrolünde idi. Akkoyunlu defterlerinde Batman havzasındaki köylerin vergi kayıtları mevcuttur.[^3] Bu dönemlerde bölge, özellikle tahıl, pamuk ve bağcılık üretimiyle tanınmaktaydı. Su değirmenleri ve küçük pazar yerleri, erken yerleşim modelinin ipuçlarını vermektedir.

2. Osmanlı İdari Taksimatında El-Medine

XV. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı hâkimiyetine giren bölge, Diyarbekir Vilayeti’nin Amid Sancağı içinde yer aldı. Amid Sancağı’nın doğusundaki Nahiye-i Şarki adlı alt idari birimin merkezi konumunda olan El-Medine, zamanla kaza statüsüne yükseltildi.[^4]

Bir kaza merkezi olarak El-Medine’de şu yapılar bulunmaktaydı:

1-Nahiye müdürlüğü

2-Jandarma karakolu

3-Cami ve medrese

4-Pazar alanı ve hanlar

5-Tarım alanları ve sulama kanalları[^5]

Osmanlı taşra sisteminde bu yapılar, hem yönetim hem de toplumsal düzenin merkezini oluşturuyordu. Medrese, dini eğitim yanında idari personel yetiştiren bir merkez işlevi de görmekteydi.

3. Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Hayat

El-Medine, küçük bir kaza merkezi olmasına rağmen ticari canlılığıyla biliniyordu. Batman Suyu kıyısında kurulan haftalık pazar, çevre köylerden tahıl, bakliyat, yün ve tütün gibi ürünlerin getirilip satıldığı bir merkezdi.[^6]

Tarım: Tahıl (buğday, arpa), pamuk ve üzüm üretimi öne çıkmaktaydı. Batman Suyu’nun sağladığı sulama imkânı, tarımsal çeşitliliği artırıyordu.

  • Eğitim ve Dini Hayat: Medrese, dini ilimler yanında Arapça, fıkıh ve mantık gibi dersler veriyordu. Halk arasında “alim yetiştiren belde” olarak anılırdı.

  • Toplumsal Yapı: Aşiret yapısı güçlüydü, ancak kaza merkezinde ticaret ve eğitim, aşiret bağlarının ötesinde bir sosyal alan yaratıyordu.

4. 1926 Sel Felaketi ve Beşiri’nin Doğuşu

1926’da Batman Suyu’nda yaşanan taşkın, El-Medine’nin tarihindeki en yıkıcı olaylardan biri olmuştur. Şiddetli yağışlar sonucu taşan su, yerleşim alanının büyük kısmını harap etti.[^7] Resmi binalar, cami, medrese ve pazar alanı büyük ölçüde zarar gördü.

Cumhuriyet yönetimi, idari merkezi daha güvenli bir alana taşımaya karar verdi. Yakınlardaki Kubin Köyü yeni kaza merkezi oldu ve “Beşiri” adıyla anılmaya başlandı. Böylece El-Medine’nin idari tarihi sona ermiş oldu.

5. Sözlü Kültürde El-Medine

Yerel hafızada El-Medine, hâlâ canlı bir anı olarak yaşar. Anlatılarda sıkça geçen ifadeler şunlardır:

1-“Medresesinde ilim halkalarının kurulduğu belde”

2-“Batman Suyu’nun bereketiyle ayakta duran şehir”

3-“Pazarında her milletten tüccarın buluştuğu yer”

Sözlü tarih derlemelerinde, sel felaketini yaşayan yaşlıların anlattıkları, hem dönemin yaşam biçimini hem de afet sonrası yaşanan göç dalgasını ortaya koymaktadır.[^8]

6. Arkeolojik Potansiyel ve Batman Tarihinin Yeniden Yazımı

El-Medine’nin bulunduğu alan, arkeolojik açıdan büyük bir potansiyele sahiptir. Olası kazılarda şu bulgulara rastlanabilir:

1-Osmanlı dönemi seramik ve çini örnekleri

2-Medreseye ait taş işçiliği ve kitabeler

3-Batman Suyu kıyısında ticaret iskelesi kalıntıları

4-Beylikler ve Akkoyunlu dönemine ait sikke ve mühürler[^9]

Bu bulgular yalnızca El-Medine’nin değil, tüm Batman havzasının tarihini yeniden anlamamızı sağlayacaktır.

El-Medine, bugün haritalarda yer almayan ama Batman’ın hafızasında derin izler bırakmış bir yerleşimdir. Onun hikâyesi, arşiv belgelerindeki satır aralarında, halkın hafızasında ve toprak altındaki sessiz tanıklarda saklıdır. Bu nedenle, bölgenin hem sözlü tarih hem de arkeolojik yöntemlerle araştırılması; Beşiri’nin, Batman’ın ve Mezopotamya’nın yerel tarihine yeni bir sayfa eklemek anlamına gelecektir. El-Medine’nin yeniden keşfi, sadece geçmişi değil, bölgenin kültürel kimliğini de gün yüzüne çıkaracaktır.

Kaynakça

[^1]: İbnü’l-Esir, el-Kamil fi’t-Tarih, Beyrut: Dar Sadr, 1997. [^2]: Cahen, Claude. La Syrie du Nord à l’époque des Croisades, Paris: PUF, 1940. [^3]: BOA, Tapu Tahrir Defteri, Akkoyunlu dönemi Batman havzası kayıtları. [^4]: BOA, Mühimme Defteri, 1492–1500 yılları kayıtları. [^5]: Uzunçarşılı, İsmail Hakkı. Osmanlı Devletinin İdari Teşkilatı, Ankara: TTK, 1988. [^6]: Yıldız, Ahmet. Osmanlı Taşra İdaresi ve Diyarbekir Vilayeti, İstanbul: İSAM Yayınları, 2010. [^7]: Batman İl Yıllığı 1967, “Beşiri Tarihi” bölümü. [^8]: 2022–2024 yılları arasında Beşiri ve Batman köylerinde yapılan sözlü tarih görüşmeleri. [^9]: Şimşek, Mehmet. “Batman Suyu Havzasında Osmanlı Dönemi Yerleşimleri ve Arkeolojik Potansiyel”, Mezopotamya Araştırmaları Dergisi, 2021/2.